Kısa Kısa Zamanlar - Tenses
İnsanlar 7 zaman dilimi içinde yaşarlar.
Geniş zaman (The Simple Present Tense) - Her zaman yaptığımız işler.
Ben:
I read books. (Kitap okurum.)
I don't swear. (Küfür etmem.)
Sen ve Siz:
You like coffee. (Kahve seversin.)
You don't study. (Ders çalışmazsın.)
O (Dişi , er ve diğer):
He - She - It sleeps. (Uyur.)
He - She - It doesn't eat anything. (Bir şey yemez.)
Biz:
We watch TV. (TV izleriz.)
We don't lie. (Yalan söylemeyiz.)
Onlar:
They play football. (Futbol oynarlar.)
They don't swim. (Yüzmezler.)
Geniş zamanın geçmişi - Geçmişte yaptığımız alışkanlıklar.
I used to play tavla very well. (Çok iyi tavla oynardım.)
I didn't use to fight. (Kavga etmezdim.)
Şimdiki zaman - Şu anda yaşadığımız olaylar.
She is cooking pasta, she isn't making a cake. (Makarna pişiriyor, kek yapmıyor.)
Şimdiki zamanın hikayesi - Geçmişte devam eden olaylar.
When everybody was sleeping, Elif wasn't sleeping. (Herkes uyurken Elif uyumuyordu.)
Gelecek zaman - Yarın ve sonrası için yapacağımız işler.
We are going to finish ... / We are finishing ... / We will finish the project next week. (Haftaya projeyi birireceğiz -- bitiriyoruz -- bitiririz.)
GELECEK ZAMAN sözcüğü ( yarın, seneye ... ) geldiğinde fiil ne şekilde olursa olsun cümle gelecek zamandır.
Gelecek zamanın hikayesi - Yapılacakken yarım kalmış işler.
He was going to open the door, the police came. (Kapıyı açacaktı polisler geldi.)
They wouldn't tell anything, but they got angry and told everything. (Bir şey demeyeceklerdi ama sinirlendiler ve her şeyi söylediler.)
Geçmiş zaman - Yaşanmış ve bitmiş olaylar.
We went to the cinema yesterday, not to cocert. (Dün akşam konsere değil, sinemaya gittik.)
Geçmiş zaman - oynadı , -oynamış - oynamıştı, İngilizce' de sadece "oynadı ya da oynamış" şeklinde kullanılır.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder